13 Mayıs 2018 Pazar

BÜYÜK SELÇUKLU DEVLETİ (1040-1157)

Bağımsız olduğu
 yer: Horasan.
Kurucusu: Selçuk Bey.
Bağımsızlığı Sağlayan : Tuğrul Bey.
Selçuklular, Oğuzların Üçok kolunun Kınık boyundandır.
Büyük Selçuklu Devleti’ne, bu boydan olan Selçuk Bey adını verdi.
Selçuk Bey, Oğuzlar Devleti’nde subaşı iken, Oğuz Devleti’nin hükümdarı ile arasında çıkan anlaşmazlık yüzünden kendisine bağlı ordularla güneye inerek Seyhun ırmağı yakınlarındaki Cent şehrine yerleşti (930-935).
Selçuk Bey:
 1.Cent şehrinde İslamiyet’i kabul etti. 
 2.Bir çok Türk boyunu yönetimi altına aldı. 
 3.Samanoğulları ile Karahanlılar arasındaki savaşta, daha güçsüz olan Samanoğullarına yardım etti. Karşılığında toprak aldı. 
Arslan Yabgu: 
  1. Selçuk Bey’in ölümünden sonra yerine oğlu Arslan Yabgu geçti. 
  2. Selçukluların güçlenmesini istemeyen Gazneli Mahmut, Arslan Yabgu’yu tutuklattı ve hapsetti.
Tuğrul ve Çağrı Beyler:
  1. Tuğrul ve Çağrı beyler, iki kardeş olarak toprakları parçalamadan aralarında iş bölümü yaparak ülkeyi idare ettiler. 
  2.  Gaznelilerle başarılı savaşlar yaptılar. 
  3.  Horasan’ın önemli şehirlerinden biri olan Nişabur’u aldılar (1038).
 1.  Dandanakan Savaşı (1040):
Selçuklular ile Gazneliler arasında yapıldı. 
   Sebepleri: 
  1. Gazneliler’in Selçukluları Horasan’dan çıkarmak istemeleri.
  2. Selçukluların kendilerine yurt arayışı içinde olmaları.
  Sonuçları:
  1. Gazneliler yenilgiye uğratıldı ve yıkılma sürecine girdi.
  2. Selçuklular büyük bir zafer kazandı. Horasan ve İran toprakları Selçukluların eline geçti.
  3. Büyük Selçuklu Devleti kuruldu (1040).
  4. Tuğrul Bey sultan ilan edildi. Devleti Çağrı Bey ile birlikte yönetti.
  5. Rey şehri alınarak başkent yapıldı.
  6. Selçukluların İslam dünyasındaki otoritesi arttı.
* Abbasi halifesinin, Şii Büveyhoğullarının baskılarına karşı Selçuklulardan yardım istemesi üzerine Tuğrul Bey, Bağdat Seferine çıkarak 1055 Abbasileri Şii Büveyhoğullarının baskısından kurtardı. Böylece İslam dünyasının koruyuculuğu Selçukluların eline geçti. Bu olaydan sonra İslam Dünyasının dini lideri Abbasiler, siyasi lideri de Selçuklular oldu. 

    Bizans üzerine sefere çıkılarak Doğu Anadolu’da başarılı savaşlar yapıldı. Bir çok şehir alındı (Erzurum, Kemah, Malatya, Sivas).

    2.Pasinler Savaşı (1048):
  • Selçuklular ile Bizanslılar arasında yapılı.
  • Gürcüler Bizanslılara yardım etti. 
  Sebepleri:
1.Dandanakan Savaşı’ndan sonra Selçuklular’ın batı yönünde ilerlemeleri.
2.Bizanslıların, Türklerin Anadolu’ya girmelerini engellemek istemeleri.
   Sonuçları:
  1. Bizanslılar yenildi ve Selçukluları Resmen tanıdı.
  2. Doğu Anadolu, Selçukluların denetimine girmeye başladı. Van’dan Trabzon’a kadar olan topraklar Selçuklular’ın eline geçti.
  3. Gürcü Kralı Liparit, Selçuklulara esir düştü.
  4. Pasinler (Hasankale) Savaşı, Selçuklular ile Bizanslılar arasında yapılan ilk savaştır. 
Alp Arslan (1063-1072):
  1. Önce iç işlerini düzeltti. Çıkan ayaklanmaları bastırdı. 
  2. Bizans İmparatorluğuna savaş açıldı. Gürcistan, Ani Kalesi ve Kars alındı. 
  3. Alp Arslan, komutanlarını Anadolu’nun fethi ile görevlendirdi. 
  4. Türk akıncıları Akdeniz kıyılarına kadar ilerlediler.

   Malazgirt Savaşı (26 Ağustos 1071):
Selçuklular ile Bizanslılar arasında yapıldı. 
  Sebebi: 
  1. Bizans’ın, Anadolu’ya yapılan Türk akınlarını önlemek  istemesi
  2. Doğu Anadolu’da gittikçe güçlenen Selçuklu egemenliğine karşı koymak istemesi
    Gelişmesi:
    1. Savaş, Malazgirt ile Ahlat arasındaki Malazgirt ovasında başladı.
    2. Selçuklu kuvvetleri üçe bölündü.
    3. Alp Arslan sahte geri çekilme planı uygulayarak Bizans ordusunu merkezden ayırdı.
    4. Bu sırada Bizans ordusunda bulunan Peçenek ve Uzlar, Selçuklu tarafına geçtiler. Pusuya yatan Türk askerlerinin seri hücumu ile Bizans ordusu büyük bir yenilgiye uğradı.
    5. Ancak savaşın kazanılmasında ordunun manevi gücünün yüksek olması, iyi teşkilatlanması ve Alp Arslan gibi yetenekli, güçlü bir hükümdar tarafından yönetilmesinin de büyük katkısı vardır.
    Sonuçları:
    1) Bizans İmparatoru Romen Diyojen komutasındaki ordu savaşı kaybetti.
    2) Savaşta, Bizans ordusunda paralı askerlik yapan Oğuzlar ve Peçeneklerin yardımları da belirleyici rol oynadı.
    3) Anadolu’nun kapıları Türklere açıldı.
    4) Türkler fazla bir direnişle karşılaşmadan Marmara kıyılarına kadar ilerlediler.
    5) Bugünkü Türkiye’nin temelleri atıldı.
    6) Anadolu’da gücü kaybolan Bizans, Balkanlara çekildi.
    7) İslam dünyası üzerindeki Bizans baskıları kayboldu.
    8) Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde ilk Türk beylikleri kuruldu.
    Not: Alparslan, Anadolu’yu komutanlarına ikta olarak verdi. Bu olay, Anadolu’da beyliklerin kurulmasına neden oldu.
    Melikşah (1072-1092):
    1. Ege Denizine ve boğazlara kadar bütün Anadolu alındı.
    2. Devletin sınırları; doğuda Tanrı dağları ve Seyhun ırmağından batıda Akdeniz kıyılarına, kuzeyde Kafkas dağlarından güneyde Basra körfezine kadar genişletildi.
    3. Vezir Nizamülmülk’ün uyguladığı kanun ve metotlarla devlet işleri çok düzenli olarak yürütüldü.
    4. Başkent, Rey’den İsfahan’a taşındı.
    5. Selçukluların en parlak dönemidir.
    6. Melikşah’ın ölümünden sonra oğulları arasında taht kavgaları başladı ve ülkede ayaklanmalar çıktı.
      Sultan Sencer (1118-1157):
      1. Merv şehri başkent yapıldı.
      2. Gaznelilerden Gazne şehri, Karahanlılardan Maveraünnehir alındı.
      3. Karahitaylılarla yapılan Katvan Savaşı’nda Selçuklular yenilgiye uğradı (1141). Maveraünnehir elden çıktı.
      4. Bundan sonra ayaklanan Oğuzlar üzerine gidildi. Fakat Sultan Sencer esir düştü. Bir süre sonra 1157’de öldü.
      5. Sultan Sencer’in ölümüyle Büyük Selçuklu Devleti yıkıldı (1157).
      Büyük Selçuklu Devleti’nin Yıkılma Sebepleri:
        1. Ülkenin hanedan üyeleri arasında paylaştırılması ve taht kavgaları.
        2. Atabeylerin, merkezi otoritenin zayıflamasıyla bağımsızlıklarını ilan etmeleri.
        3. Türkmenlerin küstürülmesi.
        4. Abbasilerin, eski güçlerine kovuşmak için Selçuklular aleyhine çalışmaları.
        5. Katvan Savaşı’nın yıkıcı etkisi
        6. Batınilerin yıkıcı çalışmaları
      Büyük Selçuklu Devleti’nin Yıkılmasından
       Sonra Kurulan Devletler
      1. Suriye Selçukluları
      2. Horasan Selçukluları
      3. Kirman Selçukluları
      4. Irak Selçukluları
      5.  Türkiye (Anadolu) Selçukluları

      DEVLET YÖNETİMİ

      Selçuklu Devlet Yönetimi  Türk Devlet Geleneğiyle birlikte Abbasiler, Sâmânoğulları, Gazneliler ve Karahanlılar devlet sistemlerinden yararlanarak oluşturdukları bir devlet sistemi olup Türk-İslâm  Devlet geleneğinin en üst zirve noktasını temsil eder. Selçuklulardan sonra gelen bütün Türk-İslâm Devletleri  Selçuklu Devlet Sistemini kendilerine örnek almışlardır.

       Selçuklularda, ülke hükümdar ve ailesinin ortak malı sayılırdı. Ülkeyi yönetme yetkisinin Allah  tarafından verildiğine inanılırdı. 
      Selçuklu devletinden ülkenin hükümdarın ve ailesinin ortak malı sayılması sık sık taht kavgalarına yol açardı. Şehzadeler/ Melikler eyaletlere atabeyler nezaretinde yetiştirilmek üzere melik olarak atanırlardı. Buradaki amaç hükümdar çocuklarının yönetim tecrübesi kazanmasıdır.
      Selçuklu Devletinde devlet işleri Divan-ı Saltanatta (Büyük Divan) görüşülürdü. Eğer divanda herhangi bir karar alınacaksa bu kararlar sadece Sultan onaylarsa geçerli olurdu. Sultan olmadığı zaman Büyük Divana vezir başkanlık etmekteydi.
      Divan-ı İstifa: Maliye ve ekonomi işleri ile ilgilenen birimdir. Müstevfi başkanlığında toplanır.
      Divan-ı İşraf: Askeri ve hukuk işleri dışında kalan diğer işleri denetlemekle görevi olan birimdir. Müşrif başkanlığında toplanır.
      Divan-ı Arz: Ülkenin asker ve ordu işlerini yürütmekle görevli olan birimdir. Ariz başkanlığında toplanır.
      Divan-ı Tuğra: Devletin iç ve dış yazı işlerini yürütmekle görevli olan birimdir.
      Büyük Selçuklu Devletinde halkın dilek ve şikayetlerinin dinlendiği ve hukuk işlerine bakıldığı sultan başkanlığında toplanan divana Divan-ı Mezalim adı verilmekteydi.
      Büyük Selçuklu Devletinde hükümdarlık alametleri hutbe okutmak, para bastırmak, taht, bayrak, çetr, asa, hilat, nevbet, tuğ ve tuğradır. Halife tarafından onaylanan Hükümdarlar adına hutbe okunurdu.
      Hükümdarlar sınırsız yetkiye sahip değillerdi. Törelere ve İslamiyet’e uygun hareket etmek zorunda olan hükümdarların çocukları da vilayetlere yönetici olarak gönderilmekteydi.


      Hiç yorum yok:

      Yorum Gönder